3 Haziran 2011 Cuma

Vefat: "Women's Tennis Association"


Kadinlar finalini gorunce kendimi bir bilgisayar bulup yazmaktan alikoyamadim. Artik sasirmayayim diyorum ama surekli garip seyler oluyor.

Tecrube, gencligi yendi gibi laflara inanmiyorum. Cunku ne Schiavone'nin ne de Li Na'nin oyle bir tecrubesi yok. Schiavone'nin 2010'a kadar oynadigi 12 turnuva finalinden yalnizca 2 sampiyonluk cikarmasi mi yoksa en buyuk sampiyonlugu gecen seneye kadar Moskova'daki turnuva olmasi mi daha buyuk bir tecrube ?

Li bu anlamda daha elle tutulur istatistiklere sahip, en azindan Grand Slam'lerde, ama yine de kariyerinin en buyuk sampiyonlugunu 7 yil once Guangzhou'da elde etmis bir oyuncudan bahsediyoruz. Dolayisiyla kimse bana bu finali tecrubeyle falan aciklayamaz.

WTA'in geldigi nokta gercekten cok uzucu. 3-4 sene onceye kadar genclerin ne kadar iyi olduklarini konusurken simdi hic biri ortada yok. Daha da vahim olan Mauresmo'nun 2 kademe altinda yer alan ve tek ozelligi kosturmak olan ve birazcik da backhand vurabilen Schiavone'nin ikinci kere ustuste Roland Garros finali oynamasini ben kabul edemiyorum. Gecen seneki turnuva sonuclarina bakin bakalim Schiavone kac kere ilk iki turda elenmis..

Li'yi daha bir on plana cikartmak istiyorum ama kayda deger bir sey yok ortada, gununde oldu mu duvar gibi her topu karsiya gondermesi disinda hangi ozelliginden bahsedebilirizki.. Yine de bu finalde daha yetenekli olan taraf o, umarim kazanan taraf da o olur..

Sonuc olarak bu bir vefat haberiydi. WTA'yi kaybettik, tum tenis camiasi ve tenis severlerin basi sagolsun. Merhumun naasi 4 Haziran 2011 Cumartesi gunu, ogle namazini muteakiben kilinacak cenaze namaziyla, sinemanin Cirkin Kral lakapli efsane oyuncusu Yilmaz Guney'in de yattigi Paris Père Lachaise Mezarligina defnedilecek.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

WTA Justin Henin ilk ayrılık kararını aldığı zamanlarda ölmüştü zaten.Yani aslında ortalıkta ölü diye bişey bile kalmadı zira 3 yıl kemiklerin de toprak olması için yeterli süre:)Şaka bir yana yazının genelinde size katılsam da bir konuda haksızlık yaptığınızı düşünüyorum.Konu Lİ NA,bu kız finale kadar net şekilde duvar işlevi görerek değil bizzat direkt vuruşlarla kendisini haklı olarak çıkardı.Ha o kadar yetenekliydi bu güne kadar nerdeydi sorusuna kendisini diğer turnuvalarda pek sık takip etmediğimden cevap veremem ama 2011 RGda izlediğim 2 maçında(Vika-Maria maçları)hep üstün taraftı.Vika maçında sağlam servisleri korttaki hareketliliği dikkatimi çekmişti.Vika moral olarak çöktükten sonra yenileceği belliydi ama o maçtan sonra Sharapovayı da yeneceğine(ki bence bu sene hayatının en iyi RG performansını ortaya koydu)kesin olarak bakıyordum.Niye mi çünkü Sharapova boyuna göre kortta hızlı olsada kendiniz koşmak yerine onu açılı vuruşlarla hareketlendirdiğinizde dengesi kolay bozuluyor ve bu sadece toprak kort için geçerli değil.Onu her zeminde bu yolla alt etmek mümkün tabi bunun diğer bir şartı da mental açıdan sağlam kalmak ve iyi servisler...Na Li bunların hepsinin yanında güçlü winnerlarıyla da Sharapovanın üstünde iyi baskı kurup oyununu kabul ettirdi.Ayrıca toplarını alçak atması,kısa top denemeleri açısından da son derece zekice davrandı.Sharapova ise bildiğimiz gibiydi ha babam winner üreteyim.Turnuvanın genelinde agresif oynarken de bu maçtakine yakın sayıda winner üretmişti(Aga maçı hariç)fakat bu sefer sonucun mağlubiyet olmasının sorumlusu o değil LiNA idi.Schiavone konusunda da;istikrardan yoksun olsa da tek el backhand vuruşlarını ve inatçılığını genel anlamada beğeniyorum.Toprakta çok iyi hareket ediyor fakat ne yalan söyleyeyim kendisi bunlara rağmen biraz da şansıyla geldi.Kura Nali'ninkinden daha zor gözükürken sonlara doğru dengesiz Bartoli dışında kimse kalmadı ki onu adamdan saymıyorum:)