9 Eylül 2011 Cuma

Ağlamak istiyorum :'(


Amerika Açık'ta bu senenin hikayesini maalesef Alman Angelique Kerber yazdı. Maalesef diyorum, seveni, seyredeni varsa özür diliyorum, olmadığına eminim zaten de benden çıksın.

Kendisini Antalya'da, İstanbul'da izlemiş biri olarak, biri bana Amerika Açık yarı finali oynayacağını söylese o anda harakiri yapardım herhalde.

Son 2-3 postta yazmışım zaten kahroluyorum falan diye herhalde benim sayemde yükseliyor. Kurası da gayet zordu da işte şans da ondan yana hakkaten. Hadi Radwanska'yı geçti, ya sonra ? Ne Wicky'le ne Kvitova'yla oynadı..

Kariyerinde hiç bir Grand Slam'de 3.turdan ötesini görememiş birinden bahsediyoruz, hatta doğru dürüst turnuva başarısı bile yok, bir geçen sene Bogota'nın dandik kurasında final gördü, bir iki de yarı finali var yine küçük turnuvalarda.

İşin kötüsü final şansı hiç de az değil. Yani kim garanti edebilir ki Stosur'un müthiş choking performanslarından birine denk gelmeyeceğini. Olur yani bu şansla o da olur. Yemin ederim kabus ya..

Neyse yeterince uzattık sanırım. Diğer yarı finalistler de Caro'yla Serena oldu beklendiği üzere. Artık tahmin, yorum falan yapmicam, zaten ne desem tersi çıkıyor..

Bu arada küçük bir not; Turnuva programı değişti. Kadınlar finali pazar, erkekler finali pazartesi oynanacak.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

aynen ağlamak istiyorum bende.pennetta yı da sevmem nedense ama kerber de ne ?? ilk defa duydum adını...sen gene izlemişsin :/ hiçte peri masalı olmayacak bence. hadi Cibulkova , Lisicki , Sanchez falan anlarım da bu da kim. büyük ihtimal çoğu masalcı gibi bu turnuvadan sonra kaybolucak ortalıklardan . inş yanlışımdır ne diyeyim.

Adsız dedi ki...

bence bu kurada hayır yoktu !! bir tarafında kuvvetli ve birbirine ters gelmeyen oyuncular bir tarafında güçsüz oyuncular !! bir tarafı çürük elma gibi ! tam ortadan bölünmüş ,ve Serena önüne geleni yiyor!! onunla eşleşmeyen adak adamalı :)) ama şans oyunu değil ki bu ya! değişik bir şeyler yapmak lazım