9 Mayıs 2011 Pazartesi

Nadal'ın tweener'ı



İşte Nadal'ın müthiş bacak arası lob'u. Rallinin gelişimi ve zamanlama açısından gerçekten muazzam bir puan.

Videoyu twitleyen arkadaşa da teşekkürlerimi iletiyorum..

8 Mayıs 2011 Pazar

Yenilmez Armada


Artık Novak Djokovic için daha fazla ne diyebilirim bilmiyorum. Madrid Masters finalinde Rafael Nadal'ı 7-5 6-4 ile geçip 2011'deki yenilmezlik serisini toprakta da devam ettirdi.

Daha önce oynadıkları 9 toprak kort maçını da kaybeden Nole, bu kez groundstroke'larıyla ama en çok da hızlı ayaklarıyla Nadal'a üstünlük sağlamayı başardı. İlk sette önce 4-0'ı ardından 5-2'lik üstünlüğü koruyamasa da set sonunda fileden de aldığı ufak yardımla seti bitirmeyi başardı.

Yalnız ikinci setin ilk oyununda Nadal'ın kazandığı bir bacak arası lob puanı var ki enfes gerçekten. Nete düşünce paylaşırız onu da.

Nadal'ın 37 maçlık serisi bu mağlubiyetle sonlanırken, Nole'da galibiyet serisini 32'ye taşıdı. Tarihin şu an için John McEnroe'dan sonraki en iyi ikinci sezon başlangıcını yaşayan Nole'un bu rekoru kırabilmesi için üstüste 11 maç daha kazanması gerekiyor.

Yine öyle görünüyor ki performansı bu şekilde devam edecek olursa tarihin en iyi sezonlarından birini geçirecek. Yakın zamandan aklıma gelen Federer'in 2006'daki 92-5'lik sezonu ki geçmiş yıllarda bundan daha iyi sezon geçirenler de mevcut.

Şimdi gözler Roland Garros'a çevrildi. Favori yine Nadal bana göre. En son 2007'de Nadal, RG öncesi 81 maçlık toprak kort serisi sona erdiğinde benzer bir durum olmuştu ama sonuç malumunuz.

Son olarak Djokovic için sürekli kazanıyor efendim durduramıyoruz demek istiyorum :)

7 Mayıs 2011 Cumartesi

Rafa, Nole'u bekliyor


Madrid Masters'da ilk finalist Roger Federer'i 5-7 6-1 6-3 ile deviren Rafael Nadal oldu.

İkinci ve üçüncü setin sonucu şaşırtmasın maç oldukça yakın geçti. Neredeyse bütün oyunlarda servis kırma puanları oynandı ancak şans Federer'den bir adım uzaktaydı.

İlk sette 2-4'den özellikle Nadal'ın ikinci servislerine uyguladığı baskıyla geri dönen Roger, ikinci sette kaybettiği ilk iki servis oyununda biraz da şansının kurbanı oldu. Ama Rafa'ya da haksızlık etmeyeyim, şans dediysek seti Roger'dan alıp Rafa'ya veren bir şansdan bahsetmiyorum. İkinci sette yalnızca 3 basit hata yaparak kusursuza yakın bir oyun sergiledi.

Kazandığı iki sette oyunun kontrolünü hiç yitirmeyen Rafa, Roger'ın yakaladığı 6 servis kırma şansını da çevirmeyi başardı ve neticede toprak korttaki serisini 37 maça taşıdı.

Şimdi rakip çok büyük bir sürpriz olmazsa sezonun bileği bükülmeyen tek ismi Novak Djokovic. 2 sezondur toprakta kaybetmeyen Nadal, 30-love Djokovic'e karşı..

Bir parantezde NtvSpor'a açmadan edemicem. Bugün gerçekten muhteşem(!) bir yayıncılık anlayışı gösterdiler. Zaten ekranın dörtte biri altyazı/son dakika sebebiyle kapatıyorlar, üstüne maçın en heyecanlı anlarında, üçüncü setin başından itibaren yayını kesip her sene aynı teranenin yaşandığı olaylı Bursa-Beşiktaş maçının iptal edildiği haberini, 23571 kere aynı şeyleri tekrarlayan muhabirlere ve tek söylediği "yaşanmaması gereken olaylar" olan kişilere bağlanıp üstüne bir de maçla uzaktan yakından alakası olmayan Sercan Yıldırım'a bağlanarak canlı(!) yayınladıkları maçı adeta piç ettiler. Neyseki maç puanına dönebildiler, buna da şükür.. Bravo tebrikler..

Acaba ?!?



İşte size tekrar tekrar izleyipte karar veremeyeceğiniz bir görüntü. En sevdiğim fake'lerden biri olan bu vuruşu sizce Ferrer bilerek mi yaptı yoksa önce saçmalayıp durumu kurtardı mı ?

Ben karar veremedim, bilerek yaptığını düşünmek istiyorum ama iyi uyguladığını söyleyemicem. Her halükarda Nole'un puanı almış olması muazzam.

Düşüş


Serena Williams'ın önümüzdeki pazartesi açıklanacak yeni sıralamada ilk 10'dan düşmesiyle birlikte ATP ve WTA'in 38 yıllık sıralama tarihinde ilk kez top 10'de bir Amerikalı tenisçi yer almayacak.

Serena'nın dönüşü henüz tam olarak belli değilken, Venus bu ay sonuna doğru korta çıkmayı planlıyor. Fish ve Roddick de toprak kort sezonundan sonra tekrar yükselişe geçicektir diye düşünüyorum.

Tabii ki geçici bir durum özellikle erkekler açısından ama yine de ilginç bir anektod..

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Yazar Aranıyor !


Şubat ayından bu yana bloga doğru düzgün vakit ayıramadığımız ortada. Gerçekten iş güç derken kalan kısıtlı zamanda da post girmek angarya hale gelebiliyor. 2.5 senedir emek verdiğimiz blogumuzu neredeyse kapatma aşamasına geldik ki bu beni gerçekten üzüyor..

Bu sebeple bundan sonra blogda yazmak isteyen arkadaşlara şans vermek istiyorum. Tenisle ilgisi sadece Federer ve Nadal'dan ibaret olmayan, turnuvaları asgari düzeyde takip edebilen, maçlar üzerine yorum yapabilecek arkadaşları yazmaya davet ediyorum. Ben çokta iyi bilmiyorum diye çekinmeyin sonuçta hiçbirimiz Simon Reed değiliz..

Yazmak isteyen arkadaşların çok kısaca kendilerinden ve ilgi düzeylerinden bahseden bir maili passingshotblog@gmail.com'a atmalarını rica ediyorum.

Edit: İlgilenen herkese çok teşekkür ederim, şimdilik başka alım yapmayacağım, belki ilerleyen zamanlarda..

Haftanın Şampiyonları


ATP Serbia
Novak Djokovic def. Feliciano Lopez 7-6(4) 6-2

WTA Estoril
Anabel Medina Garrigues def. Kristina Barrois 6-1 6-2

ATP Estoril
Juan Martin del Potro def. Fernando Verdasco 6-2 6-2

WTA Barcelona
Roberta Vinci def. Lucie Hradecka 4-6 6-2 6-2

ATP Munich
Nikolay Davydenko def. Florian Mayer 6-3 3-6 6-1

25 Nisan 2011 Pazartesi

Haftanın Şampiyonları



Üç turnuvalı haftanın şampiyonları Rafael Nadal, Julia Görges ve Alberta Brianti oldu.

Bahar gelip toprak kort sezonu açılınca Rafa'nın istatistik kağıtlarını mecburen tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor. Bir sürü seri galibiyetler, kazanılan bilmem kaçıncı kupa, all time listeleri vs vs.. Bu hafta 500. kariyer galibiyetini alırken, üstüste kazandığı 6. Barcelone şampiyonluğuyla, tüm zamanlar da toprak kort şampiyonlukları sayısı bakımında 3. sıraya yükseldi..

Haftanın göz kamaştıran ismi kuşkusuz Julia Görges oldu. Kariyerinin ilk şampiyonluğunu geçen sene komşu ülke Avusturya'da kazansa da premier düzeyde ve premier'ler arasında da önemli bir turnuva olan Stuttgart'ı kazanmak büyük iş.

Hem etkili servisleri hem de uzun zamandır görmediğim kadar iyi bir forehand performansı Caro'muzu ekarte etmeye yetti. Winner'lardaki 38'e 9'luk üstünlük dikkat çekici. Porsche 911 Carrera GTS Cabriolet'in de sahibi olan Görges, Türkiye'den yeni bir taraftar edindi diyebilirim =)

Haftanın düşük profilli turnuvasında hala anlam veremediğim bir şekilde Alberta Brianti şampiyon oldu. Kendisini finalde görünce herhalde challenger diye düşünmüştüm ki sonradan Fas olduğunu farkettim.

ATP Barcelona
Rafael Nadal def. David Ferrer 6-2 6-4

WTA Stuttgart
Julia Görges def. Caroline Wozniacki 7-6(3) 6-3

WTA Fes
Alberta Brianti def. Simona Halep 6-4 6-3

18 Nisan 2011 Pazartesi

Haftanın Şampiyonları


Bu hafta erkeklerde tek turnuvayla geçilirken, bayanlarda FedCup yarı finalleri oynandı. Final 5-6 Kasım tarihlerinde Rusya'yla Çek Cumhuriyeti arasında oynanacak.

Rusya, son 2 yılın şampiyonu İtalya'yı 5-0'la adeta üstünden geçti. Gerçi bu deyim pek yakışmıyor sonuçta Schiavone ve Pennetta'sız bir İtalya'dan bahsediyoruz.

İkinci yarı final ise oldukça heyecanlıydı. Clijsters'ın sakatlığı ve Henin'in bırakmasından sonra Belçika'nın yükü Wickmayer'in üstündeydi ama karşısında da aynı şekilde Kvitova vardı. Tekler maçları 2-2'yle geçildikten sonra çiftlerde gülen taraf Çek'ler oldu.

Belçika'da da kimse yok hakikaten, Wickmayer ve Flipkens'in yanında 94'lü iki hatun vardı. Sonuç olarak bu senenin şampiyonunu da şimdiden Rusya olarak ilan etmemizde bir sakınca yok herhalde.

7. Kez Rafa


Monte Carlo Masters'da gelenek değişmedi ve Rafael Nadal 7. kez üstüste şampiyonluğa ulaşan taraf oldu.

Toprak dedin mi bir başka oynayan Rafa aslında hafta boyunca öyle çok iyi bir performans göstermedi. 2-3 sene önceki yenilmez görüntüsünden uzak da olsa şampiyonluk için yettiğini söyleyebiliriz.

Bu sezonun iyi isimlerinden Ferrer karşısında da zaman zaman aksayan oyununa rağmen iki setlik bir galibiyet almayı başardı. Karşısında Djokovic olsa bu kez farklı bir sonuç olur muydu merak etmiyor değilim..

7. Monte Carlo Masters şampiyonluğunu kazanan Rafa, bu turnuvadaki galibiyet serisini de 37 maça taşıdı.